UA-56156696-1 expr:class='"loading" + data:blog.mobileClass'>

21 Eylül 2013 Cumartesi

Ah Werther..




Genç Werther'in Acıları..
Goethe 25 yaşındayken kaleme almış ve kısa bir sürede tamamlamış bu eserini.
Bir Mektup-roman..
Duygusal/romantik tarzda yazılmış mektuplar..
Almanya'da bir dönem fenomen olmuş kitap, pek çok kişinin intiharına bile neden olmuş..
Günümüzde hala geçerli işlediği konular, Werther'in çektiği acılar..
Sınıf farklılıkları, bitmek bilmeyen tüketim çılgınlığı..
Bunaltıcı, sıkıntılı kent yaşamınından doğaya göç...
Ben ilk Okan Bayülgen'in seslendirmesiyle duydum kitabı.
Beğendiğim bir sesten de dinleyince etkilendim..
Okan Bayülgen kitap seslendirmeye devam etmeli..
Kitap okumaya değer elbette..
Hatta ben gibi geç kalmayın..

Arka Kapak

Evrensel boyutlara ulaşmış ünüyle bugün dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri sayılan Goethe, henüz yirmi beş yaşındayken yazdığı Genç Werther'in Acıları'nda, kısa bir süre önce Charlotte adlı genç bir kadınla yaşadığı mutsuz ilişkiden yola çıkmıştı. Edebiyat dünyasına, karşılıksız aşk acısıyla intihara sürüklenen "romantik kahraman"ı armağan eden bu büyüleyici mektup-roman, şiirselliği ve yaşama tutkulu bakışıyla okurları mıknatıs gibi kendine çekmişti. Almanya'da dönemin gençliğini etkisi altına alan romanın bir çok kişinin intiharına neden olduğu, Werther'in giydiği mavi frak, sarı yelek ve çizmelerin o yıllarda moda haline geldiği, Napoleon'un bile kitabı sürekli yanında taşıdığı söylenir.

Son derece duyarlı ve tutkulu bir genç ressam olan Werther'in düşsel dostu Wilhelm'e yazdığı mektuplardan oluşan Genç Werther'in Acıları, edebiyatta akılcılığın yerini alan duygusallığın bir başyapıtıdır.

Altını çizdiklerim

"Kuşkusuz haklısın arkadaşım; eğer insanlar-niçin böyle yaratılmış olduklarını Tanrı bilir- imgelemleriyle geçmişteki kederin anılarını çağrıştırmak uğruna bu denli çaba gösterecekleri yerde, kayıtsız bir şimdi'ye katlansalardı, çektikleri acı daha az olurdu."

"Dünyadaki karışıklıklara yol açan şeyin, kurnazlık ve kötü niyetten öte, belki de yanlış anlamalar ve atalet olduğunu bir kez daha saptadım. En azından ilk ikisine daha az rastlanıyor."

"Günahlara dair vaazlar veriliyor, ama vaaz kürsüsünde, neşesizliği ortadan kaldırmak için çaba harcandığını hiç gözlemlemedim."

"Ayrıca yüreğimi değil, aklımı ve yeteneklerimi beğeniyor, oysa her şeyin kaynağı yürektir: tüm gücün, tüm mutluluğun, tüm kederin. Ah benim bildiklerimi herkes bilebilir, ama yüreğimdir yalnızca bana ait olan."

"Tanrının bize her gün sunduğu güzel şeylerin tadını çıkaracak kadar kalbimizin kapıları açık olursa, başımıza gelen kötü şeylere katlanacak gücümüz olur."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Güzel yorumlarınız kadar değerli başka ne olabilir ki?